Mobil cihazlarda, hiç görüşme yapılmadan, şarj edilebilir bataryanın tam olarak dolduğu andan, tükenene kadar geçen süredir. Bu süre, en başta baz istasyonuna yakınlık olmak üzere çeşitli nedenlerle değişiklik gösterebilir.
Mobil cihazlarda, hiç görüşme yapılmadan, şarj edilebilir bataryanın tam olarak dolduğu andan, tükenene kadar geçen süredir. Bu süre, en başta baz istasyonuna yakınlık olmak üzere çeşitli nedenlerle değişiklik gösterebilir.
(f.) (aslı «bek» olan «pek» yani kuvvetli ve sağlam kelimesinden). 1. Beklemek, korumak, muhafaza ve sıyânet etmek, yanında durup nezaret eylemek: Çayırı, ormanı beklemek. Dağları korku bekler. 2. İntizar etmek, muntazır ve mutarassıt olmak: Birini bekliyorum. Misafir beklemek. 3. Ummak, ümid etmek: Ben, sizden bunu beklemezdim!
mark time. wait. wait for. hope. expect. look forward to. watch. abide. anticipate. await. bargain for. bide. hang about. hang around. hold on. look for. have smth. in prospect. stand by. stay. tarry.
anticipate. await. expect. guard. think. wait. watch. to wait. to await. to hang on. to hold on. to stick around. to expect. to anticipate. to guard. to watch.
wait. to wait for. to expect. to expect from. to guard. to watch over. to attend. anticipate. await. bide. to keep guard. hang in. hope. look for. look forward to. stay. watch.
Mobil cihazlarda, şarj edilebilir bataryanın tam olarak dolduğu andan, tükenene kadar hiç durmadan görüşme yapıldığında geçen süredir. Bu süre, en başta baz istasyonuna yakınlık olmak üzere çeşitli nedenlerle değişiklik gösterebilir.
Tepki süresi bir pikselin aktif (siyah) durumdan pasif (beyaz) duruma geçip tekrar aktif duruma dönmesi için geçen süredir (milisaniye cinsinden). BRAVIA TV’ler ve ev sinema projektörlerinin sahip olduğu hızlı tepki süreleri, görüntünün kusursuz bir şekilde daha pürüzsüz ve net olmasını sağlar.