(i.). Çeh kavmine mahsus tarz ve usulde veya Çeh dilinde olan: Çehçe şarkı, Çehçe bir kitap. Çeh tarz ve usul veya dilinde: Çehçe hora tepmek, Çehçe söylemek, yazmak. Çeh dili: Çehçe Kuzey Slav dillerindendir.
(i. A.) (ibrânîce’den: Asıl Kudüs yakınlarında hayvan leşlerini ve idam olunan suçluları attıkları bir derenin ismi idi). Ahırette günhkârların azab gördükleri yer, Türkçe tamu, Fars. dûzah.
(i. A.). Bilmezlik, ilimsizlik, cahillik: Her şeyin ilmi cehlinden iyidir. Cehl-i mürekkep = Bilmemekle beraber bilmediğini de bilmeyip kendini Alim zannetme.
(Ar.) (Erkek İsmi) - Cehm b. Safvan: İslam kelamcısı. Mürcie ve Mutezile kelamından kendisine ait inanç kaidelerini belirleyerek özel bir akım geliştirmiştir. Öğrencileri II. yy.’a kadar Cehmiye inancını taşıyarak, Tirmiz’de yaşadılar. Daha sonra Eş’ariye mezhebine girmişlerdir.
(Ar.) (Erkek İsmi) - (Ebu’l-Hakem Amr b. Hişam b. el-Muğire) İslam’ın doğuşunda müslümanların en büyük düşmanlarından. Mekkeli müşrik. Müslümanlara en büyük işkeneler onun tarafından yapıldı. Cehalet ve bilgisizliğin babası anlamında Ebu Cehil denildi. Hakkında ayetler indi. Bedir savaşında İslam mücahidi İbn Mes’ud tarafından öldürüldü.
(acıhıyar): Kabakgillerden elma iriliğinde meyvesi çok acı ve ishal yapıcı bir bitkidir. İçeriğinde “colocynthine” vardır. Zehirlidir. 2 gramdan fazlası öldürebilir. Haricen kullanılır. Kullanıldığı yerler: Romatizma, mafsal ve nikris ağrılarını dindirir. Kaşıntıları geçirir.
(i. A. «cihâz» dan imef.) (mü. mücehheze). 1. Hazırlanmış, tamamlanmış: Savaş için mücehhez bir gemi, mücehhez bir gelin. 2. Yelken, halat ve demir gibi şeyleri tamamlanmış ve donanmış (gemi): Mücehhez bir gemi, bir filo.