Hayret-bahş ne demek? | Hayret-bahş anlamı nedir? | Hayret-bahş
NedirSor Menü
Ana Sayfa
Sözlük - Genel Bilgi
Rüya Tabirleri
Tarihte Bugün
İsimler ve Anlamları
Şifalı Bitkiler ve Faydaları
Sağlıklı Bilgiler
Hayret-bahş anlamı nedir?
Sor
Nedir
Rüya
Tarih
İsim
Bitki
Sağlık
a
b
c
ç
d
e
f
g
h
ı
i
j
k
l
m
n
o
ö
p
q
r
s
ş
t
u
ü
v
w
x
y
z
Hayret-bahş ne demek?
Hayret-bahş anlamı nedir?
Ana Sayfa
hayret-bahş
Hayret-bahş | Anlamı Nedir?
Aradığınız kelime: hayret bahs
hayret-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F., Ar. hayret = şaşma, Fars. bahşîden = bağışlamak). Hayret veren, şaşırtan.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
afiyetbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.) [آفيت بخش] afiyet verici.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
alaka-bahş
Türkçe Sözlük
(i. A. F.). ilgi uyandıran.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
alakabahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [علاقه بخش] ilgilendiren, ilgili.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
aram-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). Arâm verici, dinlendirici, dinlendiren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
arambahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [آرام بخش] dinlendiren, huzur veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
atabahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [عطا بخش] bahşiş veren, ihsanda bulunan.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.) 1. Bağışlama, hibe, ihsan: Bunu bana falan bahşeyledi. 2. Af: Bu kabahati bana bahşediniz.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahs
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.) [بحث] konu. 2.tartışma. Bahs edilmek ele alınmak, söz edilmek. Bahs etmek ele almak, söz etmek.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [بخش] bağışlayan. bahş edilmek 1.bağışlanmak. 2.verilmek. bahş etmek 1.bağışlamak. 2.vermek.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahşa
Türkçe Sözlük
(i. F.). Aşağıdaki maddeye
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahşayiş
Türkçe Sözlük
(i. F.). 1. Bağışlayış, ihsan, hediye. 2. Af, hoşgörme.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahşayiş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [بخشایش] bağışlama. 2.bağış, ihsan.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahse girmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
back. bet. wager.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahse girmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
bet. to make / to lay a bet. go. lay down. take on a bet. wager.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşende
Türkçe Sözlük
(i. F.). Bağışlayan, ihsan eden.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahsetme
Türkçe - İngilizce Sözlük
mention.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşetme
Türkçe - İngilizce Sözlük
conferment. dotation. granting.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahsetmek
Türkçe Sözlük
(f. A.). 1. Bir konuda konuşmak, söz söylemek. 2. Hakkında konuşmak: Bugün bize yaptığınız seyahatten bahsedin.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahşetmek
Türkçe Sözlük
(f. F. T.). İhsanda bulunmak. Mânevî bir huzur, rahatlık vermek: Bana bahşettiğiniz saadeti hayatımda tadmamıştım.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahsetmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
mention. make mention of. talk about. speak of. refer. advert. chew over. cite. discourse. make noises. slip in. talk on. talk over. talk round.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahsetmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
cite. mention. to talk about. to mention.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahsetmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
to mention. to discuss. to talk about. allude. cite. deal with. speak. touch. treat of.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşetmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
concede. grant. to give. to grant. to bestow.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşetmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
grant. to grant a right. send.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşiş
Türkçe Sözlük
(i. «bağşiş» den türemiş olmalıdır). Bahşiş, bağşiş, ihsan, hediye, hademeye ve iş adamlarına kararlaştırılmış ücretten fazla olarak verilen para: Hizmetçiye bahşiş vermek.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
bahşiş
Türkçe - İngilizce Sözlük
gratuity. tip. baksheesh.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşiş
Türkçe - İngilizce Sözlük
baksheesh. gratuity. tip. drink money. fee. gratification. largesse. remuneration. reward. throw money. vail.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
bahşiş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [بخشش] bağış. 2.bahşiş.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
cila-bahş
Türkçe Sözlük
(i. A. F.). Parlaklık veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
dad-bahş
Türkçe Sözlük
(I. F.). Hakkı yerine getiren, hak veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
faidebahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [فائده بخش] yararlı, faydalı.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ferah-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F. A. ferah = sevinç, F. bahşîden = bağışlamak). Sevinç, gönül açıklığı veren. Ar. müferrih.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ferahbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [فرح بخش] ferahlık veren, iç açıcı.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
feyz-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F. A.) (Arapça feyz = bereket, Farsça bahşîden = bağışlamak). Bereket, nimet ve bolluk veren: Feyz-bahş bir meslek.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
feyzbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [ فيض بخش] verimli, bereketli. 2.feyiz veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
halavet-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. halâvet = tatlılık, Fars. bahşîden = bağışlamak). Tatlılık veren, tatlılandıran, lezzetini artıran.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hata-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. hata = yanlış, kabahat, Fars. bahşîden = bağışlamak). Yanlış ve kabahatları affeden: Cenâb-ı Hak hatâ-bahştır.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hatabahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [خطا بخش] hataları affeden.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayat-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. hayat = dirilik, Fars. bahşîden = bağışlamak). Ömrü arttıran, pek ferah verici.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayatbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [حيات بخش] hayat veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret
Türkçe Sözlük
(i. A.). Hayranlık, şaşakalma: Hayrette kalmak, hayrete dalmak = Şaşakalmak, mütehayyir olmak. Hayrette bırakmak = Herkesin hayrette kalmasına sebep olmak, hayret sebebi olmak.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret
Türkçe - İngilizce Sözlük
astonishment. wonder. amazement. bewilderment. wonderment. consternation. gape. maze. nonplus. surprise.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret
Türkçe - İngilizce Sözlük
bewilderment. gosh. wonder. amazement. astonishment. surprise. wow!. gosh!. how surprising.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret
Türkçe - İngilizce Sözlük
amazement. astonishment. suprise. how amazing. consternation. cor. hey. maze. puzzle. puzzlement. quandary. wonder. wonderment.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.) [حيرت] şaşkınlık.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret
İsimler ve Anlamları
(Ar.) (Kadın İsmi) - Şaşma, şaşırma, şaşakalmış, ne yapacağını bilmeme.
İsimler ve Anlamları
by
NedirSor
hayret etmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
wonder.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret etmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
to be astound / astonished / suprised at. jolt. marvel. wonder.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret verici
Türkçe - İngilizce Sözlük
astounding.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayret-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F., Ar. hayret = şaşma, Fars. bahşîden = bağışlamak). Hayret veren, şaşırtan.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret-efza
Türkçe Sözlük
(i. F. Ar. hayret = şaşkınlık, Fars. efzâyîden = arttırmak). Hayreti arttıran, Osm. bâis-i hayret.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret-engiz
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. hayret = şaşkınlık, Fars. engîhten = koparmak). Hayret veren, şaşırtan, Osm. bâis-i hayret.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayret-zede
Türkçe Sözlük
(i. F, Ar. hayret = şaşkınlık, Fars. zeden = vurmak) (c. hayret-zedegân). Hayrete düşmüş, şaşakalmış, Ar. mütehayyir.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayretbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [حيرت بخش] hayret verici.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayrete düşmek
Türkçe - İngilizce Sözlük
flabbergast. puzzle.
Türkçe - İngilizce Sözlük
by
NedirSor
hayretkar
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [حيرت کار] hayret eden.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
hayretzede
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [حيرت زده] şaşkın.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ibret-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F., Ar. ibret, Fars. bahşîden = bağışlamak). İbret veren, ibreti gerektiren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ibretbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [عبرت بخش] ibret verici.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
istifadebahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [استفاده بخش] yararlı.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
kam-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. kâm = arzu, istek, Fars. bahşîden = bağışlamak). Herkesin isteğini yerine getiren, istekleri bahşeden.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
kanaat-bahş
Türkçe Sözlük
(i. A. F.). Kanâat verici, inandırıcı.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
kelal-bahş
Türkçe Sözlük
(i. A. F.). Bıkkınlık ve yorgunluk veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
lerze-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). Titreten, titreme veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
neşat-bahş
Türkçe Sözlük
(i. A. F.). Sevinç veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
revan-bahş
Türkçe Sözlük
(bk.) Revan-bahşâ.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
revan-bahşa
Türkçe Sözlük
(i. F.). Can bağışlayan, taze hayat veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
revnakbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [رونق بخش] parlaklık veren, canlılık kazandıran.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
saadetbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [سعادت بخش] mutluluk veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
safa-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. safi = rahat, Fars. bahştden = bağışlamak). Rahat ve huzur veren, rahatlandıran, eğlendiren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
safabahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [صفابخش] gönüle rahatlık veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şayan-ı hayret
Türkçe Sözlük
(i.). Şaşmaya değer, şaşılacak, hayret edilecek.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şeref-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). (bk.) Şeref-bahşâ.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şeref-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). (bk.) Şeref-bahşâ.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şeref-bahşa
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. şeref, Fars. bahşiden = bağışlamak). Şeref veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şeref-bahşa
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. şeref, Fars. bahşîden = bağışlamak). Şeref veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şerefbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [شرفبخش] şeref veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şifa bahşetmek
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
şifa vermek, iyileştirmek.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şifa-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F„ Ar. şifi = İyileşme, Fars. bahşiden = vermek). İyilik veren, iyileştiren: Bu su hastalar için şifâbahştır.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şifabahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [شفابخش] şifa verme, iyileştirme.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
şifabahş olmak
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
şifa vermek, iyileştirmek.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
sühület-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F. A ). Kolaylık veren, kolay kullanılır.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
tac-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). 1. Taç veren, hükümdar yapan. 2. mec. Büyük hükümdar, kudretli imparator.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
tselli-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F,, Ar. teselli, Fars. bahşîden = Bağışlamak). Teselli veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ümid-bahş
Türkçe Sözlük
(i. F.). Ümit veren, ümit ettiren, emel uyandıran: Bana ümîd-bahş birtakım sözler söyledi.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ümidbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [اميدبخش] ümit verici.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
ümidbahşi
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(F.) [اميدبخشی] ümit verme.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
zevk-bahş
Türkçe Sözlük
(I. F. A.). Zevk veren.
Türkçe Sözlük
by
NedirSor
zevkbahş
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
(A.-F.) [ذوق بخش] zevk veren.
Osmanlıca - Türkçe Sözlük
by
NedirSor
En Çok Arananlar
Ayan-ı sabite
Rf
Cceww
Rss
Boom
Şuera
Bir veçhile
La ekal
Zebatikeram
CardIgans