f. düzeltmek, tashih etmek, ıslah etmek, üzerinde oynamak, değişiklik yapmak, tadil etmek. emen'date f. düzeltmek, tashih etmek (bir metni), değişiklik yapmak, tadil etmek. emenda'tion i. bir metni düzeltme, metin tashihi. emen'dator i. tashihçi, tad
(i. «encümen» den galat). 1. Top, yğın, küme, toplanma: Gelin bir evcümend olalım. 2. Toplu idareli, evini muntazam tutan: Evcümend bir kadın (bu ikinci mânâ hem top ve toplu mânâsından hem de «ev» den çıkmış sanılmasından doğmuştur).
Anonim ortaklıklar tarafından çıkarılan ve anonim ortaklığın sermayesine belirli bir katılma payını temsil eden, yasal şekil şartlarına uygun olarak düzenlenmiş, kıymetli evraktır.
Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK. Madde: 402) verdiği yetkiye dayanarak Anonim Şirketlerin kuruluşunda veya sermaye artırımında, kuruculara ya da önemli hizmeti geçenlere, şirket kârının bir kısmına iştirak hakkı temin etmek üzere nama yazılı olarak çıkartılan bedelsiz hisse senetleridir. Kurucu hisse senetleri, belli bir sermaye payını temsil etmediği gibi, şirketin yönetimine katılma hakkını da vermez.
f. onarmak (çamaşır); ıslah etmek; tashih etmek, düzeltmek; daha iyi hale koymak; iyileşmek. Least said, soonest mended Ne kadar az laf söylenirse mesele o kadar çabuk kapanır. mend matters vaziyeti düzeltmek. Mend your ways Davranışlarına dikkat et. m
(i.) (Ar. olup, ancak Ar.’da havlu ve peçete demektir ve «mendîl» şeklindedir). 1. Burun, yüz ve el silmeye mahsus olarak cepte taşınan pamuk veya keten yahut ipekten dört köşeli dokuma: El, burun mendili, ipek mendil. 2. Elde taşınacak şeyler koymaya mahsus bohça gibi ve astarsız boyalı kumaş: Bir mendil elma, mendile sarılı bir kitap.
Hisse senetleri Borsa’da işlem gören şirketlerin sermaye artırımlarının bir hesap dönemi içinde temettü ödemesinden önce gerçekleşmesi durumunda, üzerinde geçmiş yıl temettü kuponu bulunmayan ”Yeni” hisse senetlerinin, temettünün ödenmeye başladığı ilk güne kadar geçici süre ile işlem gördüğü pazardır.