(i. A. «dâvâ» dan masdar). 1. Haklı veya haksız bir davaya kalkışma: İddia edene ispat ve inkâr edene yemin düşer. 2. Haksız ve esassız bir davada bulunma, taşımadığı sıfatı, taşıdığını söyleme ve kendisine ait olmayan bir hakkı istemeye kalkışma: Şairlik iddiasından vazgeçmedi. 3. Kendini büyük ve kudretli sananın kendi hakkındaki fikri: O adamın iddiası pek büyüktür. 4. İnat, ısrar, muannidlik: iddia etmem ama böyle zannederim.
allege. assert. to allege. to claim. to assert. to maintain. adduce. affirm. arrogate. attest. aver. avouch. bet. challenge. contend. declare. to shoot a line. make out. to submit the plea that. plead. profess. protest. sustain.