(i.) 1. Buz haline geçirme. 2. Karın içinde döndürmekle buz haline geçirilmiş limonata, şerbet ve süt vesaire ki, yazın serinlik vermek için yenir: Limonlu, kaymaklı dondurma. 3. Dondurulmuş, buz haline geçirilmiş 2. Donup tek parça olmuş: Dondurma kavurma; dondurma duvar. Dondurma taş = Tabiî olmayan.
(f.) 1. Su vesair sıvıları soğutmakla katı hale geçirmek: Bu soğuk, suları, nehri donduracaktır; bu yağı erittikten sonra dışarıya koyup dondurmalı. 2. Üşütmek, soğukta bırakmak: Bizi donduracaksınız.