right of usufruct. usufruct right. usus fructus. beneficial interest. usufructuary right. right of common. access. beneficial service. legal usufruct. right to enjoyment of a property. tenancy. use.
(i. A. «hakk» dan if.) (c. muhakkıkıyn). Bir olay ve hSlin sahih olup olmadığını araştıran, doğrusunu arayan, gerçeği ortaya çıkaran, araştıran ve inceleyen: Muhakkik bir tarihçi.
pre-emptive right. preferential right. right of preference. right or priority / preference. preference subscription. stocks right. first option. first refusal. first right of purchase. first refusal of. stock warrant.
Ortaklıkların bedelli sermaye artırımlarına mevcut ortakların öncelikle katılma hakkıdır. Sözkonusu hak, hisse senedine bağlı “Yeni Pay Alma Kuponları” karşılığında ve ayrıca hisse senedi ibrazına gerek kalmaksızın kullandırılır.
Hisse senetleri Borsa’da işlem gören şirketlerin nakdi sermaye artışı yapmak üzere belirledikleri rüçhan hakkı kullanma süresi içinde sözkonusu hisse senedi üzerinde bulunan yeni pay alma kuponunun alınıp satılabilmesi için, Borsa’ca belirlenecek süre içinde açılan pazardır.
(i.). 1. Seçmek işi. Ar. intihâb, Ihtiyâr. 2. Görüp farketme. i. Seçkin, Osm. intihap veya ihtiyar olunan veya olunmuş: Onun askeri hep seçme adamlardan ibaretti.
(f.). 1. Bir şeyin en iyisini bulup ayırmak, Osm. intihap ve ihtiyar etmek. 2. Fark ve ayırt etmek, İyi görüp farkedebilmek: Bir karaltı gördüm ama ne olduğunu seçemedim.
choose. select. to choose. to select. to elect. to perceive. to distinguish. to see. to discern. cull. excerpt. garble. gather. opt. pick. pick out. take.